Tirebolu Dernekler Federasyonu Genel Başkanı Doç. Dr. Halit Keskin, yaptığı başarılı çalışmalarla ulusal basına konu oldu. Gebze İleri Teknoloji Enstitüsü İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halit Keskin ve Prof. Dr. Ali Ekber Akgün birlikte yaptıkları bilimsel çalışma dünya literatürüne girdi. 17 Ocak 2010 Pazar günü Habertürk Gazetesi Kariyer ekinde
Konuya yer vererek Doç. Dr. Halit Keskin ile geniş bir röportaj yayınladı.
Duygusal Yeteneği Ölçtü
Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü İşletme Fakültesi öğretim üyeleri Doç. Dr. Halit Keskin ve Prof. Dr. Ali Ekber Akgün işletme ve yönetim literatürüne ilk kez örgütsel seviyede Duygusal Yetenek ölçeğini kazandırdılar. Genellikle belirli kavramları kullanırken yabancı literatürü ve onların bilim adamlarının çalışmalarını örnek olarak veriyoruz. Nerdeyse bu bir alışkanlık haline gelmiş durumda. Türkiye'de bu ve benzeri yaygın kabulleri değiştiren gelişmelerde oluyor. Bilindiği gibi Duygusal Zekâ kavramı bilimsel yazının yanı sıra gündelik hayatımızda da uzun bir süredir kullanılmaktadır. Duygusal zekâ ile ilgili tutum ölçekleri bilim adamları tarafından geliştirilmiş ve uzun yıllardır da kullanılmaktadır. Quy Nguyen Huy isimli bilim adamı 1999 yılında Academy of Management Review isimli meşhur yönetim dergisinde yayınlanan Emotional capability, emotional intelligence, and radical change (duygusal yetenek, duygusal zekâ ve radikal değişim) isimli makalesinde ilk kez Duygusal Yetenek (emotional capability) kavramını gündeme getirmiştir.
Doç. Dr. Halit Keskin ve Prof. Dr. Ali Ekber Akgün, 2009 yılında Journal of Engineering and Technology Management isimli saygın bir dergide yayınlamış oldukları Organizational emotional capability, product and process innovation, and firm performance: An empirical analysis başlıklı makalelerinde işletme ve yönetim literatürüne direkt bir katkı olan örgütsel seviyedeki duygusal yetenek ölçeklerine yer vermişlerdir.
Ekim 2008'de yapılan Tirebolu Dernekler Federasyonu kongresiyle genel başkan seçilen Doç. Dr. Halit Keskin, başkanlığını yaptığı TİRDEF'te yaptığı beyin fırtınası toplantısı ile de yerel amaçlı Sivil Toplum Kuruluşlarında bir ilki başarmıştı.
Haber: Abdullah Yazıcı
.....................................................................................................................
BİLİM ADAMLARIMIZ DUYGUSAL YETENEK (EMOTIONAL CAPABILITY) ÖLÇEĞİNİ GELİŞTİRDİLER
Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü İşletme Fakültesi öğretim üyeleri Doç. Dr. Halit Keskin ve Prof. Dr. Ali Ekber Akgün işletme ve yönetim literatürüne ilk kez örgütsel seviyede Duygusal Yetenek ölçeğini kazandırdılar. Genellikle belirli kavramları kullanırken yabancı literatürü ve onların bilim adamlarının çalışmalarını örnek olarak veriyoruz. Nerdeyse bu bir alışkanlık haline gelmiş durumda. Türkiye'de bu ve benzeri yaygın kabulleri değiştiren gelişmelerde oluyor. Bilindiği gibi Duygusal Zekâ kavramı bilimsel yazının yanı sıra gündelik hayatımızda da uzun bir süredir kullanılmaktadır. Duygusal zekâ ile ilgili tutum ölçekleri bilim adamları tarafından geliştirilmiş ve uzun yıllardır da kullanılmaktadır. Quy Nguyen Huy isimli bilim adamı 1999 yılında Academy of Management Review isimli meşhur yönetim dergisinde yayınlanan Emotional capability, emotional intelligence, and radical change (duygusal yetenek, duygusal zekâ ve radikal değişim) isimli makalesinde ilk kez Duygusal Yetenek (emotional capability) kavramını gündeme getirmiştir.
Huy, 1999 yılında yayınlanan bu makalesinde duyguların örgütsel değişim üzerindeki etkilerine dair kapsamlı bir model sunmaktadır. Duygusal zekâ yaklaşımını bireysel seviyede ele alan bu modelde, duygusal yetenek kavramı da, örgütsel seviyede incelenmektedir. Söz konusu model, bireysel seviyede duygusal zekânın adaptasyonu arttırdığını göstermekte ve örgütsel değişim açısından bakıldığında radikal bir değişimin yüksek seviyede bir duygusal yetenek ile gerçekleşebildiğini ortaya koymaktadır.
Huy makalesinde, bireysel duygusal zeka kavramını örgütsel seviyeye taşımış ve bireysel zeka faktörlerinin (örneğin, empati, sempati, duygusal farkındalık gibi) örgütsel seviyedeki yansımalarını tartışmış ve yeni değişken isimleri türetmiştir. Huy, duygusal zekânın örgüt seviyesindeki yansımasını genel olarak duygusal yetenek kavramıyla ifade etmiştir. Huy, duygusal yeteneğin örgütsel seviyede altı boyutunun olduğunu da belirtmiştir. Bu boyutları; deneyimleme dinamikleri, uzlaşma dinamikleri, tanımlama dinamikleri, cesaretlendirme dinamikleri, ifade özgürlüğü ve oyun dinamikleri şeklinde sınıflamıştır. Huy çalışmasında yeni değişken isimleri türetmiş olmasına rağmen, değişkenlerle ilgili olarak veri toplamada kullanılabilecek bir ölçek ortaya koymamıştır ve çalışması sadece teorik çerçevede kalmıştır.
Türk bilim adamları Doç. Dr. Halit Keskin ve Prof. Dr. Ali Ekber Akgün öncelikle örgütsel seviyedeki duygusal yeteneklerle ilgili bu değişkenleri kavramsal açıdan genişletmişlerdir. Örgütsel seviyedeki duygusal yetenek boyutlarını teorik açıdan zenginleştiren bilim adamlarımız aynı zamanda örgütsel seviyedeki duygusal yetenek değişkenleriyle ilgili ölçekleri de ilk kez geliştirmişledir. Bilim adamlarımızın geliştirdiği örgütsel seviyedeki duygusal yetenek ölçekleri işletme ve yönetim literatürüne direkt bir katkıdır.
Doç. Dr. Halit Keskin ve Prof. Dr. Ali Ekber Akgün, 2009 yılında Journal of Engineering and Technology Management isimli saygın bir dergide yayınlamış oldukları Organizational emotional capability, product and process innovation, and firm performance: An empirical analysis başlıklı makalelerinde işletme ve yönetim literatürüne direkt bir katkı olan örgütsel seviyedeki duygusal yetenek ölçeklerine yer vermişlerdir.
Bilim çevrelerinin yakinen bildiği gibi sosyal bilimlerde ölçek geliştirip buna uluslararası literatüre kabul ettirmek büyük bir bilimsel çabayı, deneyimi ve alana hâkimiyeti gerektirmektedir. Doç. Dr. Halit Keskin ve Prof. Dr. Ali Ekber Akgün çeşitli süreçlerden oluşan çalışmaları sonucunda işletme ve yönetim literatürüne geliştirmiş oldukları örgütsel seviyedeki duygusal yetenek ölçeğini kabul ettirmişlerdir. Bilim adamlarımızdan alınan bilgiye göre bu süreçte, duygusal yetenek değişkenlerinin boyutlarını ölçmek için öncelikle soruları oluşturup herkes tarafından aynı şekilde anlaşılıp anlaşılmadığı test edilmiştir. Bilimsel literatürde yeni ölçeklerin geliştirilip kabul ettirilmesi zorluklarını göz önünde bulundurularak, bu araştırma 3 yıllık bir süreç içerisinde gerçekleştirilmiştir. İlk olarak, 50 den fazla yöneticinin katıldığı panelde herkesin aynı sorudan aynı şeyi anladığından emin olmak için pilot test yapılmıştır. Aylar süren bu aşamada ortak bir fikir birliğine ulaşılmıştır.
Bu ölçeklerin güvenli olup olmadığı, yani, her sorunun ölçmek istediği şeyi gerçekten ölçüp ölçmediği, ve geçerlilik testi, soruların birbirinden anlam olarak ayrıştığını göstermek için 2 yılı aşan bir sürede 350 den faza firmada alan çalışması yapılmıştır. Bu verilere en üst seviyedeki istatistiksel testler (Doğrulayıcı faktör analizi (CFI), Diskriminant geçerlilik analizi, İkinci seviye doğrulayıcı faktör analizi, Yüzeysel ve öngörü geçerliliği, Composite reliability testi vb.) uygulanarak geliştirilen ölçeklerin güvenilir ve geçerli olduğu bulunmuştur. Ölçeklerin tutarlı olduğu da bu testlerde doğrulanmıştır.
Bilim adamlarımızın çalışmalarının sonucuna göre, duygusal yeteneği yüksek firmaların yenilikçi ve açık fikirli oldukları ve firma dahilinde ortak empati yarattıkları görülmektedir. Firmadaki bireyler, duygularını diğerleri ile paylaşmakta; diğerlerinin duygularını anlayıp bu duygulara karşılık olarak benzer ya da aynı duyguları deneyimleyebilmekte ve hangi duyguların ifade edildiğini anlayabilmek için diğerlerinden gelen sosyal ipucu ve sinyalleri ustalıkla anlayabilmektedir. Bununla beraber, duygusal yeteneği yüksek firmalarda, çalışan bireylerin umutlu, işe karşı hevesli olduğu ve firmanın eğlenceli olduğu hissine sahip olduğu görülmektedir. Bu sayede, yöneticilerin örgütün duygusal yeteneğini nasıl geliştirebileceği de ortaya konulmaktadır. Özellikle, a-) umut, destek, empati, duyguların serbestçe ifade edilmesi ve duygusal ilgi içeren bir iklimi destekleyen, b-) duyguların iletişimini sağlayan, c-) duygular arasında köprüler kuran ve onları kaynaştıran, d-duygusal bağlar kuran, ve e-) bu duyguları rutin ve normlara aktaran bir iş ortamına sahip olmanın önemi çalışmanın sonuçları arasında yer almaktadır.
Not: 17.01.2010 tarihli Habertürk gazetesinin kariyer ekinde bu araştırma haberi yayınlanmıştır.
Haber: Abdullah Yazıcı
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.