• BIST 9915.62
  • Altın 2440.177
  • Dolar 32.4575
  • Euro 34.7559
  • Ankara 20 °C
  • İstanbul 17 °C
  • İzmir 18 °C
  • Giresun 17 °C
  • ŞEBİNKARAHİSARLILAR YARDIMLAŞMA DERNEĞİN’DEN TERÖR OLAYLARINA KARŞI ÇOK SERT AÇIKLAMA
  • ORDU-GİRESUN HAVALİMANI TURİZMİ CANLANDIRDI
  • ALİ KARANCI YAZDI ‘’YAPBOZ DEĞİL, PLANLI PROJELİ’’
  • RAMAZAN’DA GÖNÜLLERE UZANACAK SICACIK EL ŞEBİNKARAHİSARLILAR YARDIMLAŞMA DERNEĞİ’NDEN
  • AK PARTİ GİRESUN’DA SEÇİM SONUÇLARINA İTİRAZ ETTİ

CENGİZ KAHRAMAN YAZDI;''HOCAM! OTUR, SIFIR''

CENGİZ KAHRAMAN YAZDI;''HOCAM! OTUR, SIFIR''
Usta gazeteci hemşehrimiz Kelkit Vadisi Sesi gazetesi yazarlarından Cengiz KAHRAMAN yazdı ''HOCAM! OTUR, SIFIR''

 

Hemşehrimiz Sayın H. Şenel Odacı'nın, 19 Nisan 2013'de Cumhuriyet Halk Partisi Şebinkarahisar İlçe Örgütü'nün İstanbul'da düzenlediği "Dayanışma Gecesi"ne ilişkin 21 Nisan 2013'de yazdığı bir yazıya yanıt vermiştim buradan.

Sayın Şenel Odacı'nın katılmadığı, görmediği, bilmediği bir geceyle ilgili gerçeklerle ilgisi olmayan yazısınaydı yanıtım.

Sen misin yazan!

Bu yazıma yanıt yazıyı kaleme alan değil de Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Histoloji ve Embriyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi hemşehrimiz  Şebinkarahisarlı yazar kardeş Sayın Prof. Dr. Ersan Odacı'dan geldi.

Buyur burdan yak!

Hoca, yazımda odacıları aşağıladığımı iddia ediyor.

Komik..!

Hocam sadede gelmeden önce söyleyelim siz de bilin cümle alemde;

Şebinkarahisar'da semerci, İstanbul'da kapıcı Fikri Kahraman'ın oğlu olmaktan ve bu ülkenin en prestijli gazete TV'lerinde

kuruculuk ve yöneticilik yapmak dan da Şebinkarahisarlı olmaktan da gurur duyuyorum.

 

Altınçevre Köyü'nden çıkan biri olarak siz de duymalısınız.
Soyadınız sizi utandırmamalı.

Nereden çıkardınız? Soyadınız üzerinizden sizi aşağıladığımı!

Dünya görüşünüz ne olursa olsun ben sizlerle de gurur duyuyorum.

Türkçesi; sen de bizimsin Erdal Eren de.

Ara Güler de bizim Kemençeci Aziz Şeker de...

Bu kadar herslenmenin ne alemi var.

Sanki bir yazı okumamış "cangalos" görmüş gibiydi kalemin.

Ersan Hoca!

Benim dokum da mayam da genlerimde Şebinkarahisar'dan.

Beni tanıyanlar bilir. Kişisel ihtiraslarım hiç olmadı.

Daha iyi yaşanabilir bir Şebinkarahisar adına ihtirasım hep oldu. Olacak.

Hiç öne çıkmadım.

Şebinkarahisarllık üzerinden "rant" sağlamadım. Ama memleketime ve insanlarına "rant" sağladığım doğru.

İstismarsa buna ihtiyacım da yok Allah'a şükür.

Ama Şebinkarahisar adının marka olmasında kafa yordum, emek harcadım, alı teri döktüm.

Küsmedim. Şebinkarahisar adına hiç bir koltuğa talip olmadım.

Hep verdim. Helalı hoş olsun...

......

Sözün özü Ersan Hoca, banim sahip olduğum "hissi senetler" hiç düşmedi. Tavan yaptı. Yapıyor.

Öyle rüzgara göre de değimiyor.

Söz de değil öz de Şebinkarahisarlı oldum.

Ben kendime "usta gazeteci" yakıştırması yapacak kadar  da "narsist" olmadım.

Öğrenciyiz hala...

Ama siz "usta gazeteci" diye yazarak benim şebinmedya da yazı yazmamı küçümsemeye çalışmışsınız. Yazık!

Demeniz o dur ki;

"Madem ustasın ne işin var buralarda."

Ersan Hoca burası Şebinkarahisar toprakları sayılır da ondan.

Bak hocam!
Yaklaşık iki yıl kadar önceydi. Trabzon'da bir medya grubunun başına geldiğimde ilk görüşmeyi KTÜ rektörüyle yaptım.

"Hemşehrilerin var" dedi.

Aradım.

Sosyal demokratlığım ve Şebinkarahisarlı olmam başıma işler açtı.

Bir hafta da kovuldum.

Bir gazeteci olarak Samsun'a çıkmıştım.

İlkeli bir gazetecilik yapacak mesleki deneyimlerimi genç gazetecilerle paylaşacaktım.

Yaptım da, Kemal Bektaş'a sor size anlatsın

Trabzon'da vuruldum.
Hiç okumadın mı? Duymadın mı hocam!

Yaşadıklarım "beribeğzer değüldü".

Sizin başınıza gelseydi Trabzon'u dar ederdim. Üstelik siyasi kimliğinizi sormadan sorgulamadan.

Karadeniz Gazetesi'nin benim olduğum kısa dönemdaki sayılarını buldurun, bakın.

Dahası yaşadığın şehrin Valisi'ne sor o da size anlatır.

........

Gelelim niye "şebinmedya" da olduğuma...

"Kalemimi satmadığım" için.

Ya boyun eğecektim, ya da gazeteci olacaktım.

Ben seçimimi yaptım.

Şimdi Sadi Toygar'ın yanındayım. Küçük ama etkili medyasına omuz vermek için.

......

Okuduğunuzu anlamadığınıza da kızgınım, üzgünüm.

Soyadınızdan rahatsız olduğunuz için utandım.

Bense bir kapıcı çocuğu olmaktan hiç utanmadım
Ersan Odacı hocam.

......

Şimdi hocamızı tanıyalım; Prof. Dr. Ersan Odacı. Ağabeyi H. Şenel Odacı'nın sahibi olduğu ve yazılar yazdığı bir hemşehri bir sitenin yazarı aynı zamanda. (www. sebingundem.com-Şu günlerde hemşehri düşmanlığına soyunmuş. Kardeşi vurduruyor tetikçi sitelerden yaptığı alıntılarla. Utanmadan, kızarmadan Şükrü Genç'e dil uzatıyorlar. İftira ediyorlar. Günaha giriyorlar. Yazıklar olsun.)

Hoca tıpçı, ben gazeteci.

O yazar.

"Okur-yazar" diyecem ama yazılanı anlamamış.

Hocam da ağabeyi gibi yazımı analiz ediyor.
Bir Doku Bilimci olarak. Dey daaa Trabzon'dan.

Yani gece de o da yok.

.......

Bir başkası bir "bölük" yazı yazıyor Ankaralar'dan. AKP'den de aday adayı olmuş.

O da çakıyor CHP'nin İstanbul'daki gecesine. Üstelik kendisi o geceye tanık değil. O da  "Şebinkarahisar'ı istismar ettiğimiz" savında.

Zaten el kitabında da Şebinkarahisar nasıl kazanır'ı anlatmıyor. Siyasilere akıl hocalığı yapıyor. Yol haritası çiziyor.

Benim yazım üzerinden de ağabeylerinin gözüne girip adaylığı kapmak hevesi var besbelli. var.  Kitabı kendine yar olmamış  anlaşılan.

Neyse... Konu o değil...

Cevabı bile haketmiyor...

.......

PEKİ! ERSAN HOCA NEDEN KIZDI!

Hocam internet sitesinde köşesinde sağlık yazılarının dışında siyasi doku analizleri de yapmış. Ülkedeki süreç üzerine. Çözüm önermemiş "çakmış" bilim insanı olartak.

"Akil akedemiyen"

"Barış" aktivisti..!

Ama tanımadığı bana "savaş" açmış.

Ama  "barış" yanlısı herkes gibi.

.....

Hocam yazıma yanıt vermiş lütfen dikkat!

Köşe yazısının başlığı

"Olmadı Cengiz Kahraman, olmadı."

Kendi sitesindeki gibi "ODACI" dan Cengiz Kahraman'a cevap" değil. (Odacı niye büyükse!)

Ama o benim yazımın başlığını bilmiyor.

Benim yazımın başlığı,

"Övdü mü yerdi mi?  Beribeğzer değül!"

Ama bakın hoca diyor.

Kısaltarak aktarıyorum...

"Cengiz Kahraman... Şebinkarahisarlı hemşerimiz, 28 yıllık usta gazeteci, kimilerine göre usta medyacımız. Şimdilerde Sarıyer Belediye Başkanı Hemşerimiz Şükrü Genç'in basın danışmanı....

.....

Cengiz Kahraman artık Şebinkarahisar'ın yerel sitelerinden birinde de yazacak.

Kendisinin 28 yıllık profesyonel gazetecilik deneyimiyle ele aldığı yazılarını,

Şebinkarahisar ve Şebinkarahisarlılar ile ilgili yazılarını okuyacağız, engin gazetecilik tecrübelerinden faydalanacağız.

Ne mutlu bize.

28 yıllık gazeteci, usta gazeteci, kimilerine göre duayen gazetecinin ilk yazısına attığı başlık, "Dedikodulara Balıklama Atlamak"

Yazının alt başlığı ise

BU GECEYE HANGİ "ODADAN" BAKTIĞINIZA BAĞLI

Benim bu yazıdaki amacım Hüseyin Şenel Odacı tarafından Şebin Gündem'de yazılan "Şebinkarahisarlıların mı? CHP'nin gecesi mi?" başlıklı yazısına cevap olarak Cengiz Kahraman'ın yazdığı "Bu geceye hangi odadan baktığınıza bağlı" başlıklı yazısına karşılık bir yazı yazmak değil.

.... Şebinkarahisarlıları herhangi bir partiye yamamaya çalışanları, bunu da Şebinkarahisarlıları bir araya getirdik diye hemşerilerimize yutturmaya çalışanları hiç muhatap almaz, onların seviyesine inmez, yoluna ve yazılarına devam eder.

... O zaman ben bu yazıyı niye yazıyorum?

Yazıyorum, çünkü Cengiz Kahraman'ın "odadan" kelimesine vurgu yapması beni bu yazıyı

yazmaya mecbur etti.

Bana bir cevap hakkı doğurdu.

Neden mi?

Cengiz Kahraman'ın eleştirdiği yazıyı yazan kişi Hüseyin Şenel Odacı, benim ağabeyim.

Aynı soyadını taşıyoruz.

Soyadımız Odacı.

Cengiz Kahraman'da yazısına "Bu Geceye Hangi "Odadan" Baktığınıza Bağlı" başlığını atıyor.

Cevap yazdığı yazının, yazarının soyadına vurgu yapıyor.

Yani soyadımıza vurgu yapıyor.

Farklı anlamlar yüklemeye çalışıyor.

Soyadımızdan yola çıkarak, cevap yazdığı yazının yazarını küçümsüyor.

Aşağılamaya çalışıyor."

......

Yazı bu minvalde seyrediyor.

Yorum sizin...

Hocam niyet de okuduğu için benim nelere sığınacağımdan da dem vuruyor.

Yzı bir ötekileştirme çabası. Memleket hayrına tek kelime yok.

Hocama ve bu türden yazılara son yanıtım.

Dün "mağdur" edebiyatı yapanlar bugün yeni "mağdurlar" yaratarak rövanş peşinde.

Yani tek taraflı barış...

......

Hocam yazısında benim üzerimden Sarıyer'e de bir gönderme yapmış aklınca..!

Henüz yazmadığım bir yazıyla ilgili olarak da beni Sarıyer üzerinden vurmaya çalışmış...

Demiş ki;

"Belediyenin AVM'sini de yazın . (Yani Şebinkarahisar'a yapılan )

Danışmanı olduğunuz Sarıyer Belediyesi'nin Muhabbet Sokağı'nı da..."

Bak hocam!  Yazarım da o "muhabbet" sizin bildiğiniz muhabbetlerden değil...

Aklına ne geliyor bilemem! Sizin "muhabbeteri" iyi biliriz de.

Siz bırakın Sarıyer'i Şebinkarahisar'ı anlatın...

Ne yaptığınızı, neler yapacağınızı...

......

Geç hocam bunları, gelin hep birlikte kim varsa "doğduğumuz topraklara neler yapabiliriz" diye kafa yoralım.

Hesapsız kitapsız. El ele. Birlik ve dayanışma içinde sadce Şebinkarahisar için.

Siz hoca olarak Şebinkarahisar'ın eğitimine ne katkı sunabilirsiniz? Toplayın diğer akademisyenlerimizi getirin biraraya proje üretin.

Bir araya gelelim. Bir başkalarına değil Şebinkarahisar'ın değirmenine su taşıyalım bizden beklenen bu.

......

Şebinkarahisarlı on-yirmi Şükrü Genç olsa kim kaybeder?

Elli tane sizin gibi hocalar yetişse kim kaybeder hocam. Kim?

Bir Ana Muhalefet Partisi Lideri'ni tepe yöneticileriyle Şebinkarahisarlılar'ın ayağına getirmek küçümsenecek bir şey midir? Yoksa Şebinkarahisar'ın gücü müdür?

Hep ayaklarına gittik de ne oldu hocam.

Biz CHP'ye anlatalım Şebinkarahisar'ı , siz başkasına.

Hatta birlikte.

Ne kaybederiz hocam?

Nedir bu hazımsızlık?

Aşağılama, karalama, iftira!

Ne demek yamama hocam ne?

Bilmez misin Şebinkarahisar'ın onurlu, destansı tarihini.

Kim yamayabilmiştir bugüne kadar.

Şebinkarahisarlı'ya hakarettir bu herşeyden önce.

......

Bu ötekileştirme bu parçalama niye Hocam.

Bu nefret ve kin niye?

Bilmez misin kötülük tohumları bizim topraklarda boy vermez.

Neden?

Hani "barış"...

Bu ne hocam.

Bu dil ne?

Hani baldıran zehiri içecektiniz!

....

Bu halk ve bu topraklarda yaşayan kim birbirine düşman?

Bizi düşman belletenler kimler?

Gerçek bir demokrasi olmadan barış olur mu sandın hocam?

Barış için kandile ne gerek var.

O ışık seni sen yapan geçmişinde.

Yani, "Yurtta Barış Cihanda Barış" diyen atalarında.

Geçin bunları hocam geçin.

Senin ilçen de hocasızlıktan fakülte açılamıyor.

Verilen sözler tutulmuyor.

Yurt kararları hasır altı ediliyor.

Eğribel de canlar veriyoruz.

Siz benimle kavgaya tutuşuyorsunuz.

Bana Şebinkarahisar'ı anlat...

O'nun kavgasını verseydik.

.....

Bu ayrıştırma, kutuplaştırma iklimi Şebinkarahisar'ı ileri taşımaz Hocam.

Derdimiz çocuklarımızın para uğruna zehir tacirlerinin eline düşmemesi için çabalamak.

Okullara asılmak.

Hakkımızı verin diye bağırmak. Her yerde herkese!

Şimdi bu yazdığın  oldu mu Hocam...

Olmadı!

İyi dersler....

Otur, sıfır.

................

Not: Bu arada bir rahatsızlığından dolayı tedavi gördüğünü öğrendiğim sayın H. Şenel Odacı'ya da bu vesile ile geçmiş olsun dileklerimi iletir. Acil şifalar dilerim.

Bu haber toplam 4739 defa okunmuştur
  • Yorumlar 1
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Diğer Haberler
    Tüm Hakları Saklıdır © 2006-2015 Şebin Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.